HAKKIMIZDA

1982 Yılında, Sabri Şadoğlu ve M. Esen Uygur tarafından kurulan ŞADOL BOYA; kendisine çalışma alanı olarak sanayi ve inşaat boyalarını seçerek, müşterilerine hizmet vermeye başlamıştır.

İLETİŞİM BİLGİLERİMİZ

E-mail: info@sadolboya.com.tr

Telefon : +90 216 593 10 23

Adres : İstanbul Tuzla Kimya Sanayicileri O.S.B. Melek Aras Bulvarı Kristal Cad. No:16 TUZLA/İSTANBUL

BİZİ TAKİP EDİN
Epoksi Zemin Kaplamasının Kullanıldığı Yerler
  2.04.2018

EPOKSİ ZEMİN KAPLAMASININ KULLANDIĞI YERLER

Zemin Yüzeyine Bağlı Uygulama Yerleri
Normal Beton Yüzeylerde : Bu tür yüzeylerde akrilik esaslı ve poliüretan esaslı olarak iki tür epoksi kullanılabilir. Bunlar beton yüzeyinde film tabakası oluşturmakta, betonun mikro boşluklarına oturarak aşınma mukavemetini artırmaktadır.

Son derece ucuz olmaları sebebiyle ambarlarda, depolarda vb. kaba kullanım alanlarında tercih edilmektedir.Bu tip epoksiler yüzey mukavemetini artırmakta dolayısıyla tozumayı önlemektedir. Aynı zamanda yüzeyi şeffaflaştırmaktadır.

Geçirimsizlik sağlaması ve kolay uygulama yapılması da en önemli özelliklerindendir. Poliüretan esaslı olanlar akrilik esaslılara göre daha derine nüfuz edebilmektedir. Normal beton yüzeylerde döşeme kaplaması olarak kullanılabilmektedir.

Özellikleri;

  • Beton yüzeylere penetrasyonu yüksektir,
  • Tek başına kullanıldığında yüzey tozumasını ve aşınmasını önler,
  • Yüzeysel dayanımı ve dürabiliteyi artırır,
  • Her türlü endüstriyel zemin epoksi kaplama ve düşey doğrultudaki beton koruyucu akrilik, epoksi kaplamalarının astarı olarak kullanılır,
  • Hijyeniktir,
  • Tozumaz,
  • Mekanik direnç sağlar,
  • Ekonomiktir,
  • Hızlı uygulanabilir.

Epoksi kaplamaları uygulamasından önceki astar tabakası olarak; depolar, garajlar, arıtma tesisleri, her türlü endüstriyel zeminde kullanılabilir.

Pürüzsüz Beton Yüzeylerde : Bu tip yüzeylerde uygulama kalınlığı 250 mikron ile 1 mm arasında olan malzemedir. Türkiye’de uygulamalarda genelde pürüzsüz beton yüzeyleri elde edilmediği için bu kaplamalar uygulanmamaktadır. Pürüzsüz beton yüzeyi elde etmek ilave bir maliyet gerektirmektedir. Zemin kaplamasının seçimi kaba inşaat bitimi sonrasına bırakılmış işlerde uygulama için zemini pürüzsüz hale getirmek zorlaşmaktadır.

Türkiye’de en çok kullanılan ince film zemin kaplamaları epoksi ve poliüretandır. Bu ürünler rulo yada mala ile yayılarak uygulanabilir. Pürüzsüz beton yüzeylerde döşeme kaplama malzemesi olarak bir cok marka kullanılabilir.

kullanılacak markanın Özellikleri;

  • Hijyeniktir,
  • Tozumaz,
  • Estetik görünüm kazandırır,
  • Kimyasal dayanıklılık verir,
  • Mekanik direnç sağlar,
  • Temizleme kolaylığı vardır,
  • Ekonomiktir,
  • Süratli uygulanabilir,
  • Kaymaz, emniyetlidir,
  • Geçirimsizdir,
  • Bakım kolaylığı vardır,
  • Geniş renk seçeneğine sahiptir,
  • Erken kullanım sağlar.

Endüstriyel zemin kaplaması olarak, hafif sanayi zeminlerde, depolar, gıda, uçak hangarları, kimya ve ilaç sanayide, tekstil, bilişim sektöründe, sergi, labaratvarlarda, fuar, showroom salonlarında kullanılır. Normal yüzeylere kaydırmaz zemin kaplaması olarak özellikle ıslak hacimlerde uygulanır. Tekstil fabrikaları, gıda tesisleri, labaratuvarlar, santraller, garajlar, depolar, çamaşırhaneler ve yürüme yollarında kullanılabilir.

Uygulama yapılacak yüzeyler temiz ve tozsuz olmalıdır. Epoksi kaplama sistemine bağlı olarak yüzey pürüzlendirilmiş ve hazırlanmış olmalıdır. Zeminlerdeki bozukluklar epoksi tamir harçlarıyla düzeltilmelidir. Yüzey emiciliğine bağlı olarak yaklaşık 0,350 – 0,450 kg/m2 astar sürülmelidir. Astar uygulamasından sonra ortam sıcaklığına bağlı olarak yaklaşık 6 –36 saat beklemelidir. Yüzeyler yeterli basınç dayanımında olmalıdır.

Minimum 25 N/mm2 basınç dayanımına ve maksimum %5 nem oranında olmalıdır. A ve B bileşeninin tamamı uygun bir karıştırıcı ile yaklaşık 4 dk. karıştırılır. Astarlanmış ve zeminlere uygun kısa tüylü rulo ile sürülerek uygulanır. En az iki kat uygulamak gerekir. Uygulamalarda mutlaka çivili ayakkabı kullanılmalıdır. Taze beton yüzeylerinde 28 günlük kür sürelerine uyularak beklenmelidir

Yağlara, yakıta, uçak yakıtı ve bir çok kimyasal karşı dayanıklıdır. Fakat bütün korozif kimyasallarda olduğu gibi, dayanıklılığı test edilmemiş kimyasallarla, kullanımdan önce kimyasal dayanım testlerinin yapılmasa gerekmektedir.

Kullanım alanları; otomotiv endüstrisi, uçak bakım hangarları, depolar, kontrol odaları, kimya ve ilaç sanayi, gıda ve meşrubat sanayi, ayvan kesim ve işletme endüstrisi, metal endüstrisi, tekstil endüstrisi, boyama alanları vs., steril odalar, laboratuvarlar , hastaneler, nükleer enerji tesisleri, depolar, teşhir olanları, süper marketler, termik ve hidroelektrik santrallerdir.

Kullanım Amaçlarına Göre Uygulama Yerleri : Zemin kaplamaları çok değişik mekanik, kimyasal ve ısısal kuvvetlerin etkisi altında kalırlar. Zeminlerin belirli alanlarında ilave özellikler istenir, örneğin kaydırmazlık veya elektrik akımı iletkenliği gibi. Zeminlere sadece üzerinde yürünen bir alan olarak bakılmamalıdır, zira onlar operasyonel altyapının temel elemanıdır.

Bunlardan dolayı zemine kullanım hattının bir parçası gibi önem verilmelidir. Zeminler, kendilerinden beklenen çeşitli işlevleri, sürekli olarak yerine getirebilmeleri için kullanım amacına uygun olarak seçilmelidir. Aşağıdaki sınıflandırma bu şekilde yapılmıştır.

Tozumaya Karşı Kullanılması : Döşeme kaplamalarının problemlerinden biri de tozdur ve her yerde bulunur. Birçok organik bileşene ilaveten toz, esasen aşınan malzemelerden meydana gelir. Bu aşınmalar üretim sırasında ve örneğin; zımparalamalar sonucunda oluşur.

Bununla beraber, toz çimento esaslı zeminlerin aşınmalarından da kaynaklanır.Büro ve ofislerde kalıcı tozlanma olayı tam bir sorundur. Fakat bazen hassas makinelerin çalıştığı endüstriyel operasyonlarda bu daha büyük sorun olabilir. Bu durumda çözümlerden birisi de epoksi olabilir. Basit bir epoksi uygulaması ile çimento esaslı zemin daha fazla aşınmalara karşı korunur.

Yüzeyi hafif katılaştırarak minimum şekilde tutunan parçacıkların daha sıkı tutunmasını sağlar. Bu uygulama doğa şartlarına açık olmayan ve sadece hafif mekanik etkilerde kalan bütün alanlar için uygundur, örneğin; Depolar ve otopark alanları, bunların ara yolları.

Cila Olarak Renkli Zemin Oluşturulması : Çok kullanılan döşemeler kirlenirler ve bu durum sadece çok hafif yüklerin etkisinde kalan alanlarda bile oluşur. Bununla beraber, yüzeyinde herhangi bir işlem yapılmamış zeminler çok kısa bir zaman sonra kötü görünürler. Buna ek olarak, parçacıklar ve kir, gözeneklerin içine nüfuz ettikleri ve çok iyi tutundukları için bu tür zeminleri temizlemek de çok zordur. Bu durumda epoksi ile cilalama çok iyi seçenektir.

Gözenekleri kapatır, bu sayede gözeneklere kir nüfuz edemez ve kolayca temizlenebilen bir yüzey oluşur. Ayrıca zemine çok değişik renk seçenekleri uygulanabildiği için çok hoş bir çalışma ortamı oluşturulmuş olur.Epoksi cilalar esas olarak bütün sektörlerin iç mekanlardaki endüstriyel uygulamalarında kullanılır. Örneğin; Depo ve arşivlerde, Düşük trafik yüküne maruz kalan alanlarda.

Kaydırmaz, İyi Kavrayan Döşeme İstendiği Durumlar : Herhangi bir endüstriyel işletmede, zeminlerin iyi kavranmasının ve kaydırmamasının gerektiği pek çok yere ihtiyaç vardır. Bu alanlar genellikle kısmen veya tamamen doğa şartlarına açık olurlar. Rampalar ve yükleme alanları kaydırmazlık özelliğinin istendiği yerlerdir. Sürekli suya temas eden üretim alanlarında iş güvenliği için yasal düzenlemeler vardır. Hangi sıvı ile ıslandığının önemi yoktur.

Temizlik maddeleri, soğutucu sıvıları veya sıvı üretim sırasında dökülen malzemelerden zemin kayganlaşabilir. Sadece su bile kaydırmaz bir yüzey gerektirir. Epoksi özellikle orta mekanik yüklerin etkisinde kalan alanlar için çok ekonomik bir sistem geliştirmiştir. İnce kaplama sistemi küçük forkliftlerin gezdiği alanlar için önerilen optimal sistemdir.Bazı durumlarda, en uygun zemin kaplamasını seçmek neredeyse imkansızdır.

Çünkü belli bazı alanlarda ilk bakışta birbirine zıt görünen şartlar istenir. Zemin kolayca temizlenebilir olmalıdır, bunun için yüzeyin pürüzsüz olması gerekir. Aynı zamanda üretimde kullanılan sıvı ve tozlar zemine dökülebilir, bu durumda iş güvenliği nedeniyle zemin kaydırmaz olmalıdır. Ayrıca zeminin etkileneceği yüklerden dolayı yüzey çok yumuşak olmamalıdır.

Yoğun ve Ağır Trafiğin Olduğu Zeminler : Özellikle endüstriyel işletmelerde, zeminlerin çok ağır yüklerin etkisinde kaldığı görülür. Bu tip alanlarda esas istenen basınca dayanıklılıktır. Zeminleri mekanik, kimyasal ve ısı kaynaklı üç önemli kuvvet etkiler.

Artıkların çok çabuk temizlenmesi gereken yerlerde, epoksi pürüzsüz kaplamaları kendilerini uzun yıllar ispat etmişlerdir. Sistemin tabaka kalınlığı ve kullanılacak kaplama malzemesinin seçimi oluşacak kuvvetlere göre belirlenir. Seçilen tabaka kalınlığı arttıkça dayanıklılık ve koruma artar.

Elektriği İleten Kaplamalar İstendiği Durumlar : Günümüzde zeminler modern endüstride ve servis şirketlerinde operasyonel alt yapının önemli bir parçasıdır. Bunun anlamı, zemin kaplamaları gerekli şartlara uygun olmalıdır. Özellikle elektrostatik yüklemelerden kaçınılması gereken yerlerde bu sistem uygulanır.

Asıl tehlike yükleme işlemi değil, bu enerjinin boşalımıdır ki bu kıvılcım olarak ortaya çıkan kısa devre veya yüksek gerilimdir. Bu tür yüklemelerine hepimiz tanık olmuşuzdur. Bu sorun iletken zemin kaplamaları kullanılarak önlenebilir. Bu tür epoksi sistemlerinin kullanıldığı yerler;

Bilgisayar laboratuarları,

  • Elektronik parçalar üretilen ve montaj yapılan alanlar,
  • İndüksiyon kontrollü üretim robotlarının kullanıldığı alanlar,
  • Patlayıcı gazların ve sıvıların bulunduğu alanlardır.

Bu tür işletmelerde zemin kaplamaları sadece iletken olmamalıdır, bunun yanında genellikle diğer şartları da yerine getirmelidir. Bunlar:

  • Tamamen düzgünlük,
  • Özel kaydırmazlık sınıfı,
  • Özel kimyasal koruma,
  • Renkli yüzey,
  • Mekanik etkiler.

İlk bakışta bütün bu ihtiyaçları tek bir zemin kaplaması ile yerine getirmek zor gibi görünür.

Kimyasallara Dayanıklı Kaplamalar İstendiği Durumlar : Güçlü kimyasallar üretim sürecinin çeşitli aşamalarında kullanılırlar. Hammadde veya katkı olarak kullanılabilecekleri gibi ara ürün veya son ürün olarak da bulunabilirler. Bu noktada çevreye karşı duyarlılık özellikle önem kazanır.Almanya Parlementosu İçme Suyu Tesislerinin yönetmeliklerinde bu konulara yer vermiştir. Üretim sırasında suyu kirletme ihtimali olan artıklardan oluşan alanlara, Almanca “depolama, arıtma ve kullanım” kelimelerinin baş harfi olan HBV alanları denir. Operasyondan doğacak hatalara karşı HBV alanlarında özel önlemler alınmalıdır. Koruma burada sürekli olan bir ihtiyaç değildir, sadece kazaların oluştuğu durumlarda gereklidir.

Dolayısıyla, kullanılan sistemler kısa süreli koruma sağlamalıdır. Sürekli koruma sağlayan sistem tasarımlarına gerek yoktur.Ancak bu tip koruma söz konusu olduğunda, sistemin elektrik iletkenliğini de kapsayacak şekilde tasarlanması mümkündür. Bununla beraber epoksi, özellikle HBV alanları için özel epoksi reçinesi geliştirilmiştir. Bu sistem çok dayanıklıdır ve günümüzde değişen ihtiyaçları karşılayabilir. Eğer kaza olursa yüksek kimyasal koruma gücü kötü sonuçları önler.

Hijyenik Ve Antibakteriyel Özelliklerin Arandığı Durumlar : Hijyeniklik ve antibakteriyellik, sağlık yapılarının (hastane, labatatuvar, vb.) en önemli sorunlarından bir olmaktadır. Sağlık koşullarının önem kazandığı mekanlarda kullanılacak döşeme kaplamasının türü önemli bir rol oynamaktadır. Zemin kaplamasının hijyenik ve antibakteriyel olabilmesi için ek yerinin az olması veya hiç olmaması, pürüzsüz, gözeneksiz bir yüzeye sahip olması gerekmektedir.

Bakteri ve böcek barındıracak süpürgelik ve eşik birleşim yerleri oluşturulmamalıdır. Epoksi uygulaması, sıvı uygulamasından kaynaklanan avantajları sayesinde hastane, labaratuvar, ilaç sanayi ve gıda sektöründe tercih edilen bir zemin kaplaması olarak öne çıkmaktadır.